Sitedeki tüm yazıları,kaynak göstermek koşuluyla ücretsiz kopyalayabilir ve çoğaltabilirsiniz.

Gerçeklere Gözlerini Kapayanların Çaresizliği

10:34 Edit This
İnkarcı sistemlerin peşinden cahilce koşan bazı insanlar, kendilerine içlerinde bulundukları küçültücü durum bilimsel olarak ispat edildiğine müthiş bir öfkeye kapılabilirler. Gururlarından geri adım atıp, yanıldıklarını itiraf edemeyenler, kendilerine doğruyu söyleyen müminlere karşı kin duymaya başlarlar. Allah, müminlere karşı kızgınlık duyan inkarcıların durumu şöyle bildirmektedir:
... Onlar size kötülük ve zarar vermeye çalışıyor, size zorlu bir sıkıntı verecek şeyden hoşlanırlar. Buğz (ve düşmanlıkları) ağızlarından dışa vurmuştur, sinelerinin gizli tuttukları ise, daha büyüktür. Size ayetlerimizi açıkladık; belki akıl erdirirsiniz. (Al-i İmran Suresi, 118)

İnkar edenlerin müminlere bu kadar büyük bir kin duymalarının en önemli nedenlerinden biri, onların Allah'a iman ediyor olmalarıdır. Tarih boyunca Allah'ın emirlerini yerine getiren, Allah'ın gönderdiği kitaplara ve elçilere itaat eden müminler inkarcıları kızgınlığa sürüklemişlerdir. Yeryüzünde inanan insanlar var oldukları sürece de inkarcılar bu rahatsızlığı duyacak ve bu öfkeyi taşıyacaklardır.

İnkarcılar Allah'ın varlığını ve üstünlüğünü görmezlikten gelmek isterler. Eğer herşeyin yaratıcısının Allah olduğunu, her olayın O'nun kontrolünde gerçekleştiğini kabul ederlerse kendilerinin de Allah'a itaat etmeleri gerektiği gerçeği ile yüzyüze geleceklerdir. Bu gerçekleri görmezlikten gelmeye çalışırken müminlerin varlığı tüm çabalarını boşa çıkarmaktadır. Müminler inkarcılara ve içinde bulundukları topluma Allah'ın herşeyin Yaratıcısı olduğunu, tüm gücün Allah'a ait olduğunu, dünyadaki yaşamın geçici, ölümün ise apaçık ve kaçınılmaz bir gerçek olduğunu, kısacası inkarcıların unutmaya çalıştıkları tüm gerçekleri hatırlatmaktadırlar. Bu yüzden inkarcılar yeryüzünde iman eden tek bir kişinin bile kalmasını istemezler. İşte bu nedenlerle de iman edenlere karşı düşmandırlar.

Bu düşmanlıklarını kendilerince ifade etmelerinin en kolay yollarından biri de müminlerin Allah yolunda yaptıkları hizmetlerin büyük başarılarını görmezlikten gelmeye çalışmalarıdır. Müminleri güçlü kılan ve yaptıkları işlerin neticesinde onları başarıya ulaştıran Allah’tır. Bu gerçek ayetlerde şöyle bildirilmektedir:
'Yardım ve zafer’ (nusret) ancak üstün ve güçlü, hüküm ve hikmet sahibi olan Allah'ın katındandır. (Ki bununla) İnkar edenlerin önde gelenlerinden bir kısmını kessin (helak etsin) ya da 'umutları suya düşmüşler olarak onları' tepesi aşağı getirsin de geri dönüp gitsinler.' (Al-i İmran Suresi, 126-127)

Müminlerin fikri mücadeleleri sonucunda inkarcı düşünceler birer birer yok olur. Çünkü Kuran bütün batıl sistemleri darmadağın edecek bilgiyi insanlara vermektedir. Kuran-ı Kerim ve Peygamberimiz’in (sav) sünneti ile yola çıkan samimi Müslümanlar, inançsızlığın tüm çıkışlarını kapatırlar. Allah’ın varlığının inkar edilemediği bu ortamda, inançsızlar ayette bildirildiği gibi ‘umutları suya düşmüşler olarak’ kalırlar. Fikren söyleyecekleri hiçbir şey kalmadığı için kendilerine yöntem olarak gerçeklere gözlerini ve kulaklarını kapamayı tercih ederler. Gerçekleri ortaya koyan milyonlarca bilimsel delilleri sanki görmüyorlarmış gibi kendi inkarcı sistemlerini inatla savunurlar. Ancak içinde bulundukları konumun kendileri için ne kadar aşağılayıcı olduğunun farkına varmazlar. İnatlarının şiddetinden dolayı, Allah’a iman edenleri küçümseme ahlaksızlığını gösterebilirler. Bu inkarcıların çok yaygın olarak yaptıkları bir ahlaksızlıktır. Ancak sahip oldukları düşünce ne olursa olsun bilim dünyasında meydana gelen her gelişme Allah’ın varlığının delillerine bir yenisini eklemektedir. Bu delillerin bir araya getirilip, insanların kör ve sağır kalmayı tercih eden kimseler tarafından aldatılmasına son verilmesi büyük bir hizmettir. Bu hizmetlerin etkisi ve başarısı Allah’ın yardımı iledir. Allah inanan kullarına yardım edeceğini şöyle bildirmektedir:
Şüphesiz biz elçilerimize ve iman edenlere, dünya hayatında ve şahidlerin (şahidlik için) duracakları gün elbette yardım edeceğiz. (Mümin Suresi, 51)
Andolsun, biz senden önce kendi kavimlerine elçiler gönderdik de onlara apaçık belgeler getirdiler; böylece biz de suçlu günahkarlardan intikam aldık. İman edenlere yardım etmek ise, bizim üzerimizde bir haktır. (Rum Suresi, 47)

Vakit